Anksiyete ve Panik Atak: Kontrolü Kaybetmeden Önce Anlamak
- psikologdamlakpinar
- 11 Eki
- 2 dakikada okunur
Günlük hayatın temposu, yoğun iş yükü, gelecek kaygısı ya da bir anda gelişen beklenmedik durumlar… Bazen bedenimiz ve zihnimiz bu baskıya dayanamayabilir. Kalp çarpıntısı, nefes darlığı, terleme, baş dönmesi gibi belirtilerle kendini gösteren anksiyete ve panik atak, aslında vücudun “tehlike var” sinyalidir.Fakat çoğu zaman bu sinyal, gerçek bir tehlike olmadan da devreye girer.
Anksiyete Nedir?
Anksiyete, herkesin zaman zaman yaşadığı kaygı, endişe veya tedirginlik hissidir.Bir sınav öncesi, önemli bir görüşmeden önce ya da sevdiklerimiz için endişelendiğimizde anksiyete hissetmek doğaldır.Ancak bu durum, günlük yaşamı etkilemeye başladığında, sürekli gerginlik hissedildiğinde veya fiziksel belirtilerle kendini gösterdiğinde artık bir anksiyete bozukluğu haline gelebilir.
Anksiyetede sık görülen belirtiler:
Sürekli endişe ve olumsuz düşünceler
Çarpıntı, terleme, titreme
Nefes almakta zorlanma
Uyku problemleri
Konsantrasyon güçlüğü
Sürekli “ya kötü bir şey olursa” düşüncesi
Panik Atak Nedir?
Panik atak, çoğunlukla ani ve yoğun korku nöbetleriyle ortaya çıkar.Kişi o an kalp krizi geçirdiğini, bayılacağını ya da öleceğini düşünebilir.Bu ataklar genellikle birkaç dakika içinde zirve yapar ve ardından yavaş yavaş azalır; ancak yaşanan korku ve kontrolsüzlük hissi uzun süre akılda kalabilir.
Sıklıkla şu belirtiler görülür:
Şiddetli kalp çarpıntısı
Göğüs sıkışması
Nefes darlığı
Terleme, titreme
Mide bulantısı
Gerçeklikten kopma hissi
“Kontrolümü kaybedeceğim” korkusu
Anksiyete ve Panik Atak Arasındaki Fark
Anksiyete, genellikle süregelen bir endişe hali iken; panik atak ani başlayan, kısa süreli ve yoğun korku nöbetleriyle kendini gösterir.Ancak çoğu zaman bu iki durum iç içe geçebilir. Uzun süreli kaygı hali, panik atakların tetikleyicisi olabilir.
Ne Zaman Destek Almalısınız?
Kaygı ve panik duyguları hayatın olağan parçasıdır. Fakat:
Günlük yaşamınızı etkilemeye başladıysa,
Sosyal ilişkilerinizden uzaklaşıyorsanız,
Fiziksel belirtiler yaşam kalitenizi düşürüyorsa,
“Bir şeyler yolunda gitmiyor” hissi sizi sürekli takip ediyorsa,
artık profesyonel destek alma zamanı gelmiş olabilir.
Terapi süreciyle birlikte kişi, hem bedensel hem bilişsel düzeyde yaşadığı tepkileri anlamaya, düşünce kalıplarını fark etmeye ve bu döngüyü yönetmeyi öğrenir.
Sonuç: Kaygı Sizi Yönetmeden Siz Kaygınızı Yönetebilirsiniz
Anksiyete ya da panik atak yaşamak “zayıflık” değil, insan olmanın doğal bir sonucudur.Önemli olan, bu duyguların hayatınızın kontrolünü ele geçirmesine izin vermemektir.Doğru terapi yaklaşımıyla, zihninizin ve bedeninizin size ne anlatmak istediğini fark ederek dengeyi yeniden kurabilirsiniz.
Eğer sen de sık sık kontrolünü kaybetme korkusu, yoğun kaygı ya da bedensel belirtiler yaşıyorsan; yalnız değilsin. Bu süreci anlamak ve yönetebilmek için destek almak, kendine atacağın en değerli adımlardan biridir.
Yorumlar